HAZAN RÜZGÂRI
İçimi hasretin odu yakarken
Başımda bir kara duman tütüyor
Ellerin şafağı erken sökerken
Benim sol yanımı sıtma tutuyor
Sanki deli gönlüm özleme çunmuş
Kaderim de tutup kederi sunmuş
Herkesin bağına bülbüller konmuş
Benim dallarımda baykuş ötüyor
Düşmüşüm devası zor olan derde
Öyle dert ki akıl koymadı serde
Gözümün önüne çekilir perde
Güneşim vaktinden erken batıyor
Bende mi kabahat bahtım mı kara
Ömrümce yenildim gama efkâra
Bir gün onar diye umduğum yara
Gün be gün makbere doğru itiyor
Vuslat benden öte dörtnala koşar
Ardına bakmadan dağ bayır aşar
Seven sevdiğiyle toy edip coşar
Benim yüreğimde hüzün yatıyor
Umut kalmaz ise şemsin nuruna
Kim dayanır bu firkatin zoruna
Gelincik dererken yar onuruna
Yokluğu Derviş’e fena batıyor
AĞAM
H âl-i efkârından dünyam karardı
Ü stüme şafaklar atmıyor ağam
N azlı gül ağladı yaprak sarardı
K uru dalda bülbül ötmüyor ağam
A teşlerde yandık yaz sıcağında
R ehberi yitirdik huzur dağında
D ram ektiğimiz gönül bağında
A yrık otu bile bitmiyor ağam
G urup zamanların izi bizdedir
L ayemut sevdanın gizi bizdedir
I şkının can suyu özü bizdedir
A şk olmadan aşı tutmuyor ağam
G ailen Dervişi kemirdi durdu
A rtçı yaraları semirdi durdu
M aşrıktan magribe çevirdi durdu
A laca karanlık bitmiyor ağam
* * *
Efil efil esiyorsa hüzün
Titriyorsa yapraklarım
Kırağı yağıyorsa seherime
Sensizlik ise adı Güz’ün
Bende mevcut tüm belirtisi
Çünkü ben Eylül çocuğuyum yar
Boynumun büküklüğü
Sevdamın karası
Yüreğimin yarası
Eylül’den gelir can
Erken derildim
Umarsızca öğütüldüm hasat diye
Çarmıha gerildi başağım
Anızım yakıldı cayır cayır
Körpe umutlarım
Seherin tazeliğinde
İdam sehpasında tekmelendi
Son isteğim sorulmadan
Yine de yağlı urganın her ilmeğinde
Her sabah yeniden yeniden dirildim can
Bakma Eylül çocuğu olduğuma
Başıma dumanlar çöreklenip
Çileme bin çile eklense de
Gam değil cancağızım
Gam değil türkü gözlüm
Sevda ırmağında yıkanmış yünüm
Aşkın kirmeninde eğrilmişim ben
Bilirim ki
Öksüzlüğüm sende sonlanır
Vuslat sende demlenir
İsterse dört bir yanımdan vursun hançerini
Etrafımda fır dönsün hazan
Topuyla tüfeğiyle gelse ne yazar
Çünkü;
Ben ülküme
Ben ilkeme
Ben sana sevdalıyım can
NEYİME BENİM
Bana diyorlar ki bayram geliyor
Sensiz gelen bayram neyime benim
Yokluğun ok gibi bağrım deliyor
Sensiz gelen bayram neyime benim
Hasret bahçesine postumu serdim
Bayram falan değil sensin tek derdim
Gelsen sana bin can kurban ederdim
Sensiz gelen bayram neyime benim
Kentin meydanına tak mı kurulur
Tufanlar mı diner su mu durulur
Hatır mı bilinir hal mi sorulur
Sensiz gelen bayram neyime benim
Sen gideli ben de koptum sıladan
Ayıkmadı başım türlü beladan
Taş yağar üstüme arş-ı aladan
Sensiz gelen bayram neyime benim
An be an büyürken kalbimde sancı
Yudum yudum hasret içirir hancı
Herkes bana uzak herkes yabancı
Sensiz gelen bayram neyime benim
Özlemin beş vakit sabrımı sınar
Bir gözümde ırmak birinde pınar
Derviş dergâhına baykuşlar konar
Sensiz gelen bayram neyime benim