Azerbaycanın Kültür ve Edebiyat Portalının Türkiye temssilcisi
O ADAM BENİM BABAM İŞTE
Şu kasketli adam
Eli çantalı olan, hemen şuracıkta ki
Yüzü güleçtir her zaman, yüreğiyse aydınlık
O benim, o benim babam işte
Resimde gördüğünüz gibi
Yalnızlıklar, eziklikler vardır onda
Acıların insanıdır sanki
Doğaya koşmuştur sürekli bu yüzden
Okuyan, yazandır o
Kimseleri dolandırmayan
Düzgün insan, adam gibi adam
O adam benim babamdır işte
Üç Şubat düşündürür beni hep
Bir yılan gibi soğuk gelir o gün
Üşütür, dondurur
Anılarımın acı bölümünü boşaltır üstüme üstüme
Elbet ki yitip gidecektir
Zamanla yok olacaktır var olan
Zamanla da unutulacaktır, bir iki nesil sonra
Babalar da unutulur, birkaç resim belki!
Başında kasketiyle
Elinde çantasıyla
Ve yüreğinde o büyük sevgi bakışıyla
O adam, o adam benim babam işte
Şimdi bir mermer altında yatıyor bedeni
Kim bilir, ne de kızıyordur bana
Oysa, “Bir küçük taşta ismim olsun yeter” demişti
Bir fidan büyüttüm yalnızca, yanı başından yükselen.
BABA OL DA BAK HELE
Sen baba oldun mu hiç
Olmamışındır, bellidir halinden
Sanırsın ki bu yaşamın yüzü hep güleçtir
Anlıyorum yüzünden, bakışların söylüyorlar bunu bana
Bir baba ol da bak hele
Yaşam nasıl da biner sırtına
Neler eder, neler çektirir sana
Çekersin, yine de çekersin çocukların için
Bir baba ol da bak hele
Belin bükülür, alnın kırışır
Tez zamanda çökersin zamanın elinde
Ve her şeye karşın bir duvar örersin yuvanın etrafına
Şimdi anladın mı beni bilmem?
Niye sordum o soruyu sana
İstedim ki, çok daha önce anlayasın şu yaşamı
Çok daha önce kurtulasın çocukluktan.
Sevgisini içinden akıtan insanlardır babalar. O nehri görmek için babaları anlamak gerekir. Tüm babaları saygı ve sevgiyle anıyorum