11232275_788500341258643_7512752027668346820_n

– Yasaklanmış elmayı Havva için ısırıp
Suçuna ortak olmak demektir seni sevmek… –

Seni sevmek, kamerin güneşe yüz çevirip
Karanlık suretini günden gizlemesidir.
Kaf Dağının ardına yıldızları devirip
Gözlerinin daldığı yeri izlemesidir.

Seni sevmek, Mısır’da bir firavundan kaçıp
Kızıldeniz’de ölmek; gözlerinde doğmaktır.
İlk cemrenin ardından çiçeklerimi açıp
Kendi öz evladımı ellerimle boğmaktır.

Seni sevmek, semaya açılan avuçların
“Âmin” dolu bir aşkla yüze sürülmesidir.
Şeytan’a terk edilip tövbe bilmez suçların
Hesabının mahşerden önce görülmesidir.

Seni sevmek, dört mevsim boyu yağmur yağması
Yedi gün, on iki ay batmaması güneşin.
Karanlık gecelerin bir saate sığması
Gül tenli İbrahim’i yakmaması ateşin.

Seni sevmek, bir düşten bir düşe hicret etmek
Gördüğüm her zerreye seni anlatmak biraz.
Bir tek seni dileyip, tek sana niyet etmek
Kırk gece sabaha dek aç susuz yatmak biraz.

Seni sevmek, duyduğum aşk dolu her bestenin
Sözlerinde isminin geçmesi gibi bir şey.
Baktığın her adresi -cennet kokarken tenin-
Bülbülün kıble diye seçmesi gibi bir şey.

Seni sevmek, sevmekten kan ter içinde kalmak
Gözlerinde dinlenip unutmak yorgunluğu.
Kirpiklerinde yanmak, küle dönüp azalmak;
Bir yakamoz gölgesi, bir deniz durgunluğu.

Seni sevmek, yok olmak zifir kokan gecede
Avunmak yüreğimde yankılanan sesinle.
İsmini zikir saymak yazdığım her hecede
Ve yeniden var olmak sen kokan nefesinle.

Seni sevmek, çölde bir vahanın susuzluğu
Yağmur damlalarının denize hayretidir.
Bedenin sarhoşluğu, ruhun uykusuzluğu
Şairin gözlerine ulaşma gayretidir.

12.09.2014/İstanbul