Dünyanın iki türlü rengi varmış,-
Bildim siyah ne, ak nedir, bildim.
Yavrumun dilinden bir şeyler duydum,
Göğsüme vurulan dağ nedir, bildim.
“Yok” tan yola çıktım, yol beni gitti,
Kıt beni kıstırdı, bol beni gitti.
Ben sağı giderken sol beni gitti,
Sonunda sol nedir, sağ nedir bildim.
Doldu piyaleler, boşaldı camlar,
Sarhoş dimağımı değişti tamlar…
Karanlık gönlümde yandıkca mumlar
Yürekten eriyen yağ nedir bildim.
Aşarak dünyanın Hun hisarından
Koptu şah milletim şahdamarından…
Kırıldı memleketim sınırlarından,-
Çitleri bozulmuş bağ nedir bildim.
Ibrahim İlyaslı, bu mudur kanmak?-
İşin oldu her zaman tutuşmak, yanmak.
Hakkı buluncaymış feleği danmak-
Bildim haksızlık ne, hak nedir bildim.