Şehirler de insanlar gibi ete kemiğe bürünmüş, ruhları ve hikâyeleri olan mekânlardır. Her bir köşesi size tarihin arka bahçesinden ilmek ilmek süzülmüş hatıralar naklederler. Âlimleri, fazılları, âşıkları, ozanları, sanatçıları, yazarları ve çizerleri vardır. Tapu kayıtları gibi geçmiş zamanın arşivlerini tutarak tarihin arka sayfalarını bazen siyah beyaz, bazen renklice günümüze taşırlar.
Bu noktada “Şerefü`l-Mekân Bil-Mekîn” diye bilinen bir kaideden söz etmek yerinde olacaktır. Yâni, mekân, orada bulunanlarla şeref kazanır. Mekâna değer katan orada yaşayan ve tarihe iz düşenlerdir.
Dünü bugünle buluşturmak, geleceğe bakan yüzümüzü geçmişin derin kökleriyle temellendirmek, ayağımızı yere sağlam basmamız ve atiye daha bir ümitle bakmamız noktasında önemlidir.
Bütün bu girizgâhlar ve tanımlar, yapılan atıflar ve temsiller dini veçhesi zengin ve duru, kültürel birikimi ve temsil yeteneği derin ve zinde bir hocamızı Merhum Abdurrahman Koçak Müftümüzü yâd etmeye matuftur.
Şair dostu ve şiir kimlikli hocamızı dört satırlık bir dize de nasıl anlatabiliriz sorusunun cevabını Şems-i Tebrizi de bulduk;
İnsanlar vardır;
Su gibi aziz, su gibi duru.
Konuştukça su olur akarlar kalbimize,
Kan gibi, Can gibi, Canan gibi?
Abdurrahman Koçak hocamız Çorum Alaca Dedepınar Köyünden 1959 yılı Mart ayının 10. gününde yola çıkmış, farklı konaklarda mola verdikten sonra, İzmir Narlıdere’den 28 Kasım 2020 tarihinde ebedi âleme seyr-ü sefer eylemiştir.
Koçak Müftümüzün dünya güzergâhına düştüğü notlar, uğradığı konaklar, geride bıraktığı kıymetli hanımefendi eşi, iki hanım hanımcık kızı ile bir de oğlu Rabbine ve dostlarına emanetleri olarak kaldı.
Müftümüzün yol hikâyesinde Tokat’ın ayrı bir yeri vardır. Tokat’ta yaptığı hizmetlerini ve zaman dilimini hayatının en verimli ve en güzel hatıraları arasında zikreder. Önce Sulusaray İlçe Müftüsü olarak 01 Ekim 1991-17 Eylül 1994 tarihleri arasında görev yapar. Sonra Tokat İl Müftüsü olarak 21 Mart 2009-31 Mart 2014 tarihleri arasında bu kutlu görevi ifa eder.
Müftümüz kendisini tanımlarken şiir okumayı, kültürel dokuyu ve etkinlikleri, bilgi paylaşmayı ve Osmanlıca metinlerle uğraşmayı çok sevdiğinden söz ederdi.
Tokat’ta görev yaptığı süre içerisinde hayata geçirdiği önemli kültürel çalışmalarından birkaçını burada dile getirmek isterim.
Diyanet İşleri Başkanlığının başlattığı “Kardeş Şehir Projesi” kapsamında Tokat ile Saraybosna’nın kardeş şehir olmasını sağladı. 2010 yılından itibaren de Kutlu Doğum Haftalarında Boşnak kardeşlerimiz ilimize hocamızın misafirleri olarak geldiler ve programlara renk kattılar.
2013 yılı Kutlu Doğum haftası etkinliklerine yeni bir halka ekleyerek Saraybosna’dan gelen üç Müftü ile birlikte, Mogadişu’dan gelen iki Dini İdare yetkilisini de davet ederek etkinliklere başka bir anlam ve zenginlik katmıştı.
Abdurrahman Koçak Müftümüz Tokat’ın kültür atmosferine yeni bir nefes, farklı bir zenginlik, kayda değer bir entelektüel boyut getirdi. Sümbülbaba Zaviyesini ruhu ile buluşturarak Tokat’ın işleyen kültür hazineleri arasına kattı. Bu özverili gayretlerin sonucunda bu kutlu mekân haftanın her günü yeni bir birlikteliğin ve farklı kazanımların adresi haline geldi. Mesnevi okumalarından, dini ve kültürel sohbet halkalarının kalbi burada atmaya başladı.
Kur’an eğitimini izbe alanlardan kurtararak her türlü teknolojik donanımlarla örülmüş modern imkânların sunulduğu mekânsal boyuta taşıma örneğini ortaya koymak adına İbn-i Kemal Kız Kur’an Kursunu yeni bir model olarak faaliyete geçirdi. Yine aynı şekilde Molla Hüsrev Erkek Kur’an Kursuna yeni bir veçhe kazandırarak ciddi bir tadilattan geçirilmesini sağladı.
Hocamız, Kur’an Kurslarının mekânsal donanımları yanında ruhsal derinliğe, mana yüklü bir iklime de sahip olması gerekir tezini savunurdu. Bu kurslarımızı yetişkinlerin de hizmetine sunarak ilimizde dini hizmetler alanında görev yapan İmam, Müezzin ve Kur’an Kursu Öğreticilerinin tamamını kapsayacak bir hizmet içi eğitim formasyon merkezine dönüştürdü. Bu eğitimler Kur’ân-ı Kerim, Talim ve Tashih-i Hurûf derslerini kapsayacak şekilde ülkemizin, yerelde de Tokat’ımızın önemli bir değeri olan Emekli Diyanet İşleri Başkanlığı Baş Müfettişi ve Kur’an hadimi Ali ASAROĞLU hocamız tarafından verilmesine öncülük etti. Bu çalışmanın çok önemli olduğunu, ayrıca devam ettirilmesi gerektiği inancını taşıyorum.
Kendisiyle görev süresi içerisinde her Cuma akşamı Tokat’ta yayın yapan Güneş Televizyonunda Tokat Şairler ve Yazarlar Derneği işbirliğinde “Kültür Sofrası” adı altında canlı programlar yaptık.
Bu programlar o dönem Tokat’ın nabzını tutuyordu. İzlenme oranı çok yüksekti. Programa İzleyicilerin canlı bağlantılarla katılımı ise ayrı bir akış zenginliği kazandırıyordu.
Saraybosnalı misafirlerimizi bu stüdyolarda konuk ettik. İbn-i Kemal Kız Kur’an Kursu lobisini canlı yayın stüdyosuna dönüştürerek “Muharrem Ayı” sohbetimizi Tokat’ımızın çok önemli bir değeri, kaynaştıran, buluşturan, bölüştüren bir gönül adamı Bostan Kolu Ocağı Dedesi Ali Gürel ile birlikte gerçekleştirdik. Değerlerin arka arkaya ebedi âleme göç halkasına Dede Ali GÜREL ‘de 14 Ocak 2021 günü katıldı. Rabbimizden rahmetler diliyorum.
Tokat, Müftü Koçak’ı naif ve birleştirici kişiliği, lahuti sohbetleri, kültürle ve değerlerle barışık bir gönül adamı olarak tanıdı. Müftülük kavramı ve müessesesi ise onun gönül adamlığı vasfı ile her alanda farkındalık ortaya koyan canlı bir kimlik, kucaklayıcı bir şefkat abidesi olmayı başardı.
Kıymetli Müftümüz Abdurrahman Koçak, ruhun şad, mekânın cennet olsun. Rahman’ın rahmeti seni kuşatsın…