Azerbaycanın Kültür ve Edebiyat Portalının Türkiye temssilcisi
Yedi tepeli şehir gönüllere taht kurdun,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Güzellikte eşin yok, bizi yürekten vurdun,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
O kadar güzeldir ki unutmam hiç Haliç’i,
Dünyalara değişmem bambaşka Boğaziçi,
Sultanahmet Camisi çiniyle süslü içi,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Kızkulesi, Galata Kulelerin bambaşka ,
Senden ayrılmak zordur tutulunca bu aşka,
Göksu’ya uzanarak âşıklar dalmış meşke,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
İlk çağlarda yapılmış Yerebatan Sarnıcı,
Bu şehirde yaşanmış bin bir sevinç ve acı,
Hisarların başında adeta gelin tacı,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Yıl bin dört yüz elli üç, çağ kapayıp çağ açtı,
Fatih Sultan Mehmet Han, şehre ihsanlar saçtı,
Bizanslılar şaşkındı, hepsi bir yana kaçtı,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Saraylarında gördük neşeyi, debdebeyi,
Dolmabahçe, Çırağan, Yıldız ve Beylerbeyi,
Topkapı atlatmıştır sayısız badireyi,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Kasideler, gazeller yazmış ünlü şairler,
Anlatmaya yetmemiş avazlar birer birer,
İstanbul Türkçesini dilde eyledin önder,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Güzelliğine âşık inan ki bütün dünya,
Her dilden dua sinmiş muhteşem Ayasofya,
Kuzguncuk, Ümraniye, Bebek, Levent, Tarabya,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Dünyada benzerin yok, mavi deniz Marmara,
Gökyüzün ışıl ışıl, sevdan gönülde yara,
Senin gibi bir şehri çamla çırayla ara,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
İki inci gerdanlık Fatih’in, Boğaziçi’n,
Ömre ömür katarsın, yaşanır senin için,
Kaç asırlık şehirsin, tarihle dolu için,
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Ne uygarlıklar geçti, hepsinden kaldı bir iz,
Sana olan sevgide, hayranlıkta hep biriz,
Fırtınalar kopsa da harika ikiliyiz.
Söyle sen cennet misin; yoksa İstanbul musun?
Adana.01.03.2010.Saat: 20.30